Geleneksel depo alanları tarihe karışıyor. Yeni nesil lojistik merkezleri ve yatırımları ile büyük operasyon gerçekleştiren şirketler tarafından tercih edilmeye başladı. Uluslararası çapta hizmet veren şirketlerin yeni nesil depoları tercih etmesiyle birlikte daha büyük operasyonların hızlı ve kolay bir şekilde yapılabilmesi sağlanabiliyor.
Yeni nesi lojistik merkezleri ilk yatırımları maliyetli olsa da, bu merkezler kendilerini kısa sürede amorti edebiliyorlar.
Lojistik sektörü, artık daha gelişmiş ve büyük depolara ihtiyaç duyuyor. Ürünlerin sevkiyatlarının hızlı ve kolay yapılabilmesi oldukça önemlidir.
Yeni nesil lojistik yatırımları artmaya başladıkça, küresel ticarette de önemli gelişmeler yaşanıyor.
Peki ama büyük operasyonların yapılabilmesine olanak sağlayan yeni nesil lojistik sektörleri hangi özellikleri taşıyor?
Yeni nesil lojistik merkezlerinde tüm alanın tek seferde gezilebileceği gökyüzü yürüyüşü alanı tasarımı göze çarpıyor.
Lojistik merkezinin cephe alanlarının birçoğu fotovoltatik güneş panelleri ile kaplı. Böylece ihtiyacı olan enerjinin bir kısmını üretebiliyor.
Yeni nesil lojistik merkezleri daha da çevreci. Merkezin etrafı tamamen bitkilerle kaplı. Ayrıca bina yapısında çevreye zarar vermeyen yapı elemanları kullanılıyor. Bu sayede Lojistikte Sürdürülebilirlik desteği de sağlanılıyor.
Otomatik paketleme ünitesi, akıllı raflar, robot taşıyıcılar, sistemin işlemesini sağlayan yapay zeka, merkez içerisinde yer alan unsurlardan. Ayrıca merkez içerisinde büyük bir veri depolama alanı bulunuyor. Burada birden fazla güçlü sunucu yer alıyor. Yüksek raflı depodan beslenen mekik deposu da merkezin iç tasarımının özelliklerinden bir tanesidir.
Yüksek performanslı toplama istasyonlar ve merkez içerisindeki her şey yapay zeka ile yönetiliyor. En önemlisi tüm merkez tamamen esnektir. Karmaşık müşteri isteklerine karşı her an hazırdır.
Büyük çaptaki operasyonların hızlı ve kolay yapılabilmesi için önemlidir. Yeni nesil lojistik merkezi sayesinde, yüksek hacimli depolarda operasyonlar daha kolay yönetilebilir.
Müşteri talepleri daha hızlı karşılanabilir. Yüksek hacimde üretim yapan ve yüksek miktarlarda ürünlerin dağıtımını yapan firmalar için teknolojik imkanlarla donatılmış ve tamamen otomasyon sistemlerine bağlı olarak çalışan lojistik merkezleri büyük önem taşır. 1000 birim ürünlerin lojistik işlerinin yapılması için bir ekip yeterli olabilir. Ancak her gün 100 bin birim işinin yapılabilmesi için otomasyon sistemine sahip olan bir lojistik merkezinin varlığı şarttır. Çünkü bu hacimde bir işin hatasız ve hızlı yapılabilmesi için karmaşık işlemlerin aynı anda çözümlenmesi ve doğru işlemlerin hızlı bir şekilde yapılması gerekir. Lojistikte Veri Analitiğinin Kullanımı ile hata payını minimize ederek verimliliğin arttırılmasına destek olmaktadır.
Yeni nesil lojistik merkezlerinde her şeyin en başından düşünülmüş olması gerekir. Raf düzeninden barkod sistemine kadar. Yeni nesil depolarda bulunan raflardaki ürünler, robotlar tarafından alınacak şekilde tasarlanmıştır. Böylece geleneksel depolarda olan forklift ve benzeri araçlarla zaman kaybetme dönemi sona ermiştir. Saniyeler içinde istenilen ürün nakliye araçlarına kadar iletilebilir.
Barkod ve etiketleme RFID Sistemleri, ürünlerin envanterinin hızlı ve kolay bir şekilde çıkarılması işini kolaylaştırır. Ayrıca stok takibinin de hatasız ve hızlı yapılabilmesini sağlar.
Ambalajlama işi depodayken ya da daha önceden yapılabilir. Eğer depoda ambalajlama işi yapılacaksa, depoda geniş bir alanın bu işe ayrılması yararlı olacaktır. Depo tasarımında da bu hususun göz önünde bulundurulması gerekir.
Yüksek performanslı toplama istasyonlar ve merkez içerisindeki her şey yapay zeka ile yönetiliyor.En önemlisi tüm merkez tamamen esnektir. Karmaşık müşteri isteklerine karşı her an hazırdır.
Küresel Lojistik Trendleri Ve Değişen Pazar Dinamiklerini, Türkiye lojistik sektörü yakından takip ediyor. Geçtiğimiz yıllarda ülkemizde faaliyet gösteren Mars Lojistik yeni nesil depo yatırımlarıyla gündeme gelmişti. 12 bin 100 metrekarelik depo ve transfer merkezi yatırımı yaparak, pandemide yara alan sektöre can vermişti.
Yeni nesil lojistik merkezleri kavramı ülkemizde yeni olduğu için bu alanda yapılan yatırımlarda oldukça sınırlı sayıdadır.
Avrupa, Amerika ve İngiltere gibi ülkeler, yeni nesil lojistik merkezleri kavramına alışmaya başladı bile.
2023 yılının Temmuz ayında Avrupa’nın en ileri teknolojiye sahip lojistik merkezlerinden birisi Zabka Lojistik tarafından açılmıştı. Otomatik yüksek raflı depo, dahili taşıma sistemiyle zenginleştirilmiş lojistik merkezi, kendi enerjisinin bir kısmını üretiyor. 60 bin metrekarelik bir alana yayılı lojistik merkezi yılda yaklaşık 2 milyon teslimat alabiliyor. Maldan kişiye toplama istasyonlarının yanı sıra merkezin her metrekaresi teknoloji ile donatılmış ve yönetiliyor.
Üç yatak odalı bin dairenin büyüklüğüne eşdeğer inşa edilen tesiste kuru bölümünün yanı sıra 40 metre yüksekliğe sahip otomatikleştirilmiş raf sistemi bulunuyor. 30 bin paletlik deponun inşaatında, 1400 ton çelik ve 400 bin cıvatalı bağlantı kullanılmış. Çok yönlü olan tesiste, -24 derece ile +20 derece arasında değişen beş farklı sıcaklık bölgesi bulunuyor. Ayrıca birçok da dondurma odalarına sahip. Çalışanlar için kantin ve ofis alanı da lojistik merkezinde yer alıyor.
Lojistik merkezi aynı zamanda çevreci. Binanın çatısına yerleştirilen fotovoltatik paneller sayesinde enerjisinin bir kısmını kendisi üretiyor.
Her ne kadar ülkemiz lojistik üs bakımından birçok avantajları bünyesinde barındırsa da, yeni nesil lojistik merkezlerine yönelik yatırımlara yeni başlanıyor denebilir.
Coğrafi konumu itibariyle adeta üretim merkezi olan Türkiye “Bir Kuşak Bir Yol” adlı projenin bir parçası olacak. Özellikle Çin’de üretilen malların Avrupa’ya daha kolay ulaşımı için yeni nesil lojistik merkezleri kurulması planlanıyor. 65 ülkeyi ilgilendiren proje, ipek yolu projesinin yeniden canlandırılması için yapılacak. Yatırımın büyük bir bölümünü Çin Ülkesi yapacak. 8 trilyon dolarlık yatırımın yalnızca 40 milyar doları altyapı çalışmalarına harcanacak.
Projede ayrıca Türkiye’deki demiryolu ağları da değerlendirilecek. Proje kapsamında Türkiye’de 21 adet yeni nesil lojistik merkezi inşa edilecek.
Türkiye lojistik merkezleri 2024 yılında ivme kazanabilir ve istenilen düzeye erişebilir.
İlerleyen zamanlarda lojistik sektörü adına ivme yaşatacak olan yeni nesil lojistik merkezlerinin daha da yaygınlaşması beklenebilir.
40Ayak ile Dijital Dönüşüm:
40Ayak, geleneksel lojistik süreçlerini dijitalleştirerek sektöre yeni bir soluk getiriyor. Platformumuz sayesinde:
40Ayak'a Kayıt Olun, Geleceğe Hazırlanın!
Lojistik sektörünün geleceği yeni nesil lojistik merkezlerinde ve dijital çözümlerde yatıyor. 40Ayak'a kaydolarak bu dönüşümün bir parçası olun, işinizi geleceğe taşıyın!
40Ayak ile:
Hemen kaydolun, avantajlardan yararlanmaya başlayın!